Afete Hazır Bir İstanbul’da Yaşayan Aile Olmak İçin Neler Yapmalıyız.
Afete Hazır Bir İstanbul’da Yaşayan Aile Olmak İçin Neler Yapmalıyız.
Öncelikle 6 Şubat Kahramanmaraş ve on bir ili etkileyen depremlerden ders çıkartmalıyız. Çıkartabilecek miyiz, hiç sanmıyorum. Çünkü gündemlerimiz sık sık değişiyor. Depremlerden önce gelen sorunlarımız var değil mi? İyi de nasıl olacak, nasıl afetlere hazır hale geleceğiz. diyorsanız. Bir bir yazacağım.
Öncelikle arkadaşlar devletimizin Afet Bakanlığını kurması gerektiğini düşünüyorum. Bu bakanlık bugün olmasa da bir gün mutlaka kurulacaktır.
Çok çok önemlidir. Bu bakan çok iyi bir kişi olmalı ehil olmalı ve bakan yardımcıları işi bilen kişilerden seçilmelidir. Afetlere hazır olmamamızı sağlayabilecek ehil insanlar yetkili olmalıdır. Çok güzel bir bütçesi olmalıdır. İşinin ehli olan kişilerin de becerisi ile ülkemiz ilk on yılda çok çok aşamalar kaydedecek ve afetlerde can kayıplarımız azalacaktır. Aşama aşama afetlere hazır hale geldiğimizi gördükçe halkımızın da çok büyük katkıları olacağını söyleyebiliriz. Depreme dirençli kentlerimiz oluşacak ve aynı gelişmiş ülkelerde olduğu gibi deprem olduğunda kimsenin ölmediği yaralanmadığını hep birlikte göreceğiz.
Belediyelerimizin, özel sektörün ve halkımızın imkanlarıyla her beş yılda aşama aşama ilerleyeceğiz ve yirmi yıl hatta otuz yıl sonra muhteşem bir şekilde her türlü afete hazır hale gelebileceğimizi rahatlıkla söyleyebiliriz.
17 Ağustos’u unutmadık ve hiç ders almadık değil mi.
Bir gecede binlerce vatandaşımızı kaybettik. Ekonomik kayıplarımızın hesabını yazmaya gerek bile yok. .
O kadar kolay ki afetlere hazır hale gelmek arkadaşlar. Bir bir anlatacağım.
Afete dirençli ilçelerimiz, illerimiz oluştuğunda ekonomimizde gelişecek ve sayısal veriler olarak da artacaktır.
1-İyi bir mahalle muhtarı gereklidir. Ben henüz bulamadım. Bulursanız lütfen bana haber verin.
Muhtarlarımızın Deprem Öncesi ve deprem sonrasında yapması gereken görevleri;
Değerli arkadaşlarım mahalle muhtarlarımızın deprem öncesinde yapmaları gereken bazı temel görevlerinden bahsetmek istiyorum.
Mahallesinde bulunan insanları deprem bilinci eğitimleri almaları için bilgilendirir ve mahalleliyi teşvik etmesi gerekir. Toplanma alanlarının belirlenmesi için kamu kurumlarıyla işbirliği yapar , belirlenen toplanma alanlarını mahallesinde yaşayan insanların öğrenmesini sağlayabilir. Halkın öğrenmesi için işaretler ve yön göstericiler konulması için ilgili kurumlarla da iş birliği de yaparlar.
Zor bir şey mi yazdıklarım hayır çok kolay değil mi iyi bir mahalle muhtarı çok rahat yapar ben henüz yapan birini görmedim, neyse devam edelim. Yine mahalle muhtarımız, deprem sonrasında profesyonel arama kurtarma ekipleri mahallesine gelinceye kadar, mahallesinde yerel arama kurtarma ( YAG ) ekipleri kurar ve onların eğitim almasını sağlar. Gönüllü arama kurtarma ekiplerinin sayısını arttırmak için çalışmalarını devamlı sürdürür ve mahallesinde bulunan insanları e devlet üzerinden Afad gönüllüsü olması için teşvik edebilirler.
Mahalleli ne kadar iyi ve güzel organize olursa daha çok insanın hayatı kurtulabilir. İlk 72 saat, hatta belki de ilk 5 gün kimse yardıma gelmeyebilir. Birbirinize işte o zaman sadece sizler yardım edeceksiniz. İşte muhtarlarımıza deprem öncesinde ve sonrasında ne kadar çok ihtiyaç var değil mi.
Bu arada bazı malzemelere de ihtiyaç vardır. Kazmalar kürekler balyozlar levyeler jeneratörler el fenerleri beton kırıcıları ve tabi ki bol miktarda yiyecek ve içecek. Bunları önceden temin etmek gereklidir. Barınma alanları seçilirse oralara konulabilir. Yerel afet gönüllülerine deprem bilinci eğitimleri, hafif arama kurtarma eğitimleri, kentsel arama kurtarma eğitimleri, yangın bilinci eğitimleri, yangın söndürme eğitimleri, afet psikolojisi eğitimleri, sosyal yardımlaşma ve ekip organizasyonu, ilk yardım eğitimleri ve telsiz eğitimleri almalarını öneriyorum. İletişim hayattır değil mi. Bolca tatbikatlar yapmaları sağlanmalıdır. Bu tatbikatları yaparken sizlere komik gelebilir. Deprem olduğunda eğitimlerin ve yapılan tatbikatların ne kadar işe yaradığını göreceksiniz ve asla paniklemediğinizi de göreceksiniz. Afet bölgesinde yaralanmış kazazedeler ilk 24 saat içinde kurtarılırlarsa yüzde 80 yaşama şansına sahip olurlar. İlk 24 saat Altın gün olarak da adlandırılıyor. Deprem sonrasında muhtarlarımız Valiliğimiz ve acil durum başkanlığının çalışmalarını takip eder. Mahalle sakinlerine duyurur ve onları yönlendirir. Gelen yardımların dağıtılması ve ihtiyaç sahiplerinin belirlenmesinde kurumlarımıza yardım eder. Depremden sonra ortaya çıkabilecek bilgi kirliliğinin önüne geçerler. Hasar tespit çalışmalarında da etkin rol alırlar.
Kısaca arkadaşlar afete hazır bir mahalle henüz maalesef yoktur. Her türlü depreme, afete hazır bir mahalle yapmayı çok istedim, öğretmeyi çok istedim ama maalesef henüz iyi bir muhtar bulamadım. Depreme hazır bir mahalle afeti en az zararla atlatabilir.
Mazeret yok arkadaşlar…Deprem Affetmez…
Geleceğimizi birlikte kurtarmalıyız. Mahalle Muhtarınıza bir ricada bulunun belki sizleri dinlerler ve bir şeyler olur. Ben önce kendi mahalle muhtarıma ve daha sonra pek çok muhtara bunu anlattım ve yapmayı teklif de ettim hem de bedava dedim elimizden geleni yapacağız ama olmadı. Yapan olursa ülkemizde örnek olur, karar vericilerimiz harekete belki geçer ve Afet Bakanlığının kurulması sağlanır. Afetleri yönetecek idare edebilecek başarılı yöneticilerin eğitilmesini yetkililere öneriyorum. Milli Eğitim Bakanlığımızın okullarda lise bitimine kadar afet bilinci dersleri koymasını öneriyorum. Marmara denizinde meydana gelebilecek afetler için; Deprem çalıştayları yapılmasını da arzu ediyorum.